Mobbing, İngilizceden dilimize girmiş olan bir sözcüktür. Yaygın kabul gören Türkçesi “yıldırma”dır, “bezdirme” olarak kullananlar da vardır. Bizim tercihimiz “yıldırma”.

Ancak, modern iş hukuku jargonuna dahi “mobbing” kavramı girmiş durumdadır. Mobbing (yıldırma), bir iş yerinde patronun astına veya nadiren de olsa astın üste uyguladığı rahatsız edici, performans düşürücü ve kendini değersiz ve yetersiz hissetmesine neden olan davranışların tamamıdır.  Bu tür davranışları belirli bir grup çalışan diğer iş arkadaşlarına uyguluyor da olabilir.

Şirket içerisinde gruplaşmaya yol açması bir yana, mobbing uygulayan grup, mağdur ağzıyla kuş tutsa dahi beğenmeyecek derece gerçeklerden kopabilir, hatta kendi hatalarını ve eksikliklerini de bu kişiye atmaya başlayabilirler. Sürekli başkasında kusur arayan kişilerin kendi özsaygıları ve kendilerini geliştirme motivasyonu da olumsuz etkilenir. Hepsi bir yana, şirkette birlik ve beraberlik bozulur, genel anlamda zaman, yetenek ve ciddi parasal kayıplar doğabilir.

Gördüğünüz gibi ben de mobbing sözcüğünü kullandım, yıldırma demedim. Belki de bazı sözcükler dilimize hızlı ve sağlam oturuyor. Neden peki? Kimisi özenti diyor ama bence daha kuvvetli üç neden var.

Birincisi yabancı sözcüğü Türkçede kullananlar o yabancı dili belirli bir düzeyde konuşuyor, anlıyor. Ayrıca o yabancı dil ki genelde İngilizcedir, her alanda yaygın. İnsan beyni yadırgamıyor. Şöyle düşünün, Çince veya Rusçadan dilimize son yıllarda kaç sözcük geçti? Benim aklıma gelen bir sözcük yok. Demek ki yabancı dilden sözcük almak için, o dilin ülkemizde yaygın kullanılması gerekiyor.

İkinci neden fonetik ve yazımının Türkçe harflerle yapılabilmesi. Okunduğunda kulağımızda çok garip gelmiyorsa, yazarken de kolay yazabiliyorsak, dilimize kolay yerleşiyor, hatta yazımında ufak uyarlamalar da yapıyoruz; indeks sözcüğünde olduğu gibi.

Üçüncü neden ise çok yönlü kullanılabilirlik. Mobbing yapma, bu mobbing, mobbing suçu, vs. farklı ifadelerde tek sözcük yeterli oluyor. Bir de şunu deneyelim: Beni yıldıramazsın, yıldırmaya mı çalışıyorsun, yıldırma suçu. Görüldüğü üzere Türkçe sözcük kullandığımızda o sözcüğü isim ve fiil olarak ayrı eklerle kurgulamak gerekiyor. Çoğumuza bu ufak uğraş zor geliyor ve hazır yabancı sözcüğü alıp kullanıyoruz.

Bu analizime katılıyor musunuz? Siz ne dersiniz, neden Türkçemize başka dillerden sözcükler bu kadar kolay giriyor?